27 Şubat 2015 Cuma

Çocuklar İçin Beş Sevgi Dili - 4 (Armağanlar)

Gary Chapman ve Dr. Ross Campbell'ın "Çocuklar İçin Beş Sevgi Dili" kitabında dördüncü sevgi dili olarak armağan anlatılmış.

Çocuklarımıza sadece armağan vermek, çocuklarımızın sevildiklerini hissetmesini sağlamaz. Armağanla birlikte, önemsendiklerini de hissettirmemiz gerekmektedir. Bu nedenle, armağanın yanı sıra diğer sevgi dillerinde de sevgimizi göstermeye devam etmeliyiz. Özellikle temel sevgi dili armağan olan çocukların diğer sevgi dillerinde de sevildiklerini hissetmeye ihtiyaçları vardır. Kitapta iki kız çocukları olan ve sık sık seyahate giden bir aileden bahsediliyor. Anne ve baba eve döndüklerinde küçük kızları getirdikleri hediyeler için çok heyecanlanıp seviniyor, hediyeleri odasında özel bir köşeye koyuyor ve arkadaşlarına son gelen hediyeleri mutlaka gösteriyormuş. Ancak, büyük kızları hediyelerle çok da ilgilenmiyor, anne ve babasının seyahat hakkında konuşmasından daha büyük heyecan duyuyor ve seyahati en küçük ayrıntısına kadar dinliyormuş. Anne ve baba beş sevgi dilinden haberdar olduktan sonra küçük kızlarının temel sevgi dilinin armağan olduğunu, büyük kızlarının temel sevgi dilinin nitelikli zaman olduğunu keşfetmişler. 

Gerçek bir armağan alınan bir hizmet karşılığı verilmez. Karşılıksız olmalıdır. Kişiye duyulan sevginin bir ifadesidir. Eğer anne ve baba çocuğuna odasını temizlemesi karşılığında bir armağan veriyorsa bu armağan bir hizmet karşılığıdır ve karşılıksız değildir. Aslında sevildiğini hissetmeyen bir çocuk armağanı yanlış yorumlayıp koşullu verildiğini düşünebilir. Bu nedenle, armağanlara değer vermez. Bu çocuklar verilen armağanları ya bir köşe atarlar ya da kırarlar. Dolayısıyla, temel sevgi dili armağan olan bir çocuk için diğer sevgi dillerini de kullanarak sevildiğini hissetmesinin sağlanması gerekmektedir.

Armağanın büyüklüğü ve fiyatı önemli değildir. Önemli olan ifade ettiği sevgidir. Örneğin, sıradan bir eşya olarak çocuğumuzun okul kıyafetlerini bir hediye paketi yapıp vermek çocuğumuzu heyecanlandıracaktır. Zira armağan paketi açmak her çocuğu heyecanlandırır. 

Çocuklarımız için oyuncak alırken reklamlar gibi dış uyaranlardan etkilenmemeliyiz. Aldığımız oyuncaktan çocuğumuzun nasıl etkileneceğini iyice düşünmeliyiz. Her oyuncağın eğitici olması gerekmez, ama olumlu bir etkisi olmalıdır. 

Çocuklarımızı armağanlara boğup diğer sevgi dillerini ihmal etmek sakıncalıdır. Genellikle çocukları ile yeterince ilgilenemeyen anne ve babalar bu açıklarını hediye alarak telafi etmeye çalışırlar. Böyle bir durumda, çocuklar armağanlar ile insanların duygu ve davranışlarını kontrol etmenin mümkün olduğunu öğrenirler ve çıkarcı, materyalist birer insan olup çıkabilirler. Öte yandan, çocuğumuza çok fazla armağan almak, odasını adeta bir oyuncakçı dükkanına çevirmek armağanın özelliğini kaybetmesine neden olur. Çocuk için armağanlar bir yük haline gelmeye başlar ve çocuk armağanlara duyarsız hale gelir. 

Bayram, yılbaşı ve doğum günü hariç armağanların çocuklarımızla birlikte seçilmesi gerekir. Özellikle çocuklarımız büyüdüğünde armağanları birlikte seçmeye gayret etmemiz gerekir. Zira büyüdükçe çocuklar kendi giyim tarzlarını ve zevklerini oluştururlar. 


Temel sevgi dili armağan olan çocuklar ne diyor?


Temel sevgi dili armağan olan çocuklar armağanı aldıklarında daha farklı davranacaklardır. Armağanlarına daima önem verirler. Armağanın paketlenmesini veya en azından benzersiz ve yaratıcı bir sunumla verilmesini beklerler. Çoğunlukla armağanlarının paketlerini sevinç çığlıkları ile açarlar. Kendilerini paketi açarken çok özel hissederler ve o anı bizimle paylaşmak isterler. Armağanı açtıklarında bize sarılıp bol bol teşekkür ederler. Yeni armağanlarını sergileyebilmek için odalarında özel bir yer hazırlarlar. Arkadaşlarına da bu armağanları anlatırlar ve izleyen günlerde defalarca bize gösterirler. Ne kadar beğendiklerini söyleyip dururlar. Armağanı görmek onalara sevildiğini hatırlatır. Onlar için armağanın kendisi çok da önemli değildir, önemli olan bizim onları düşünmüş olmamızdır. Bu yüzden armağanın zarar görmesi ya da yerinin değiştirilmesi travmatik olabilir. Bu tür çocuklara diğer sevgi dillerinde de sevgimizi göstermek konusunda daha hassas olmalıyız.

Beş yaşındaki çocuk anaokulu öğretmeninin onu sevdiğini düşünüyor, çünkü öğretmeni ona bir hediye vermiş. 

On sekiz yaşında üniversiteye yeni başlayacak bir genç kız, kendisine hediye edilen arabayı gösterip anne ve babasının kendisini sevdiğini her zaman hissettirdiklerini söylüyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder